Türk Kadınına Seçme ve Seçilme Hakkı’nın verilmesi nedeniyle yaptığı açıklamada İnceoğlu, yol arkadaşı olarak, anne olarak, kadının toplumumuzdaki yerinin farklı olduğunu anımsatarak, “Bugünde Türk kadını dünya kadınlarından önce en medeni haklara sahip oldu. Bu aynı zamanda bizim kültürümüzün bir sonucuydu” dedi.
İnceoğlu şunları söyledi:
“Ne yazık ki bazı nedenlerle bu zaman kadar kadının ikinci plana itilmesi hız kazanmıştır. Türk kadını 1934 yılından daha geriye götürülmeye çalışılmaktadır. Siyasete atılması baba, erkek kardeş, akraba ya da eş tarafından engellenmekte, oy kullanırken bile kendi iradesi, aile baskısı sonucunda ipotek altına alınmaktadır. 76 yıl önce Mustafa Kemal Atatürk’ün kadınlara vermiş olduğu seçme ve seçilme hakkı ne yazık ki kağıt üzerinde kalmış, kadınlarımız uygulamada ailesinin seçmiş olduğunu seçmiş ve kendiside seçilememiştir” dedi.
Kadınların seslerini duyurmaları, 76 yıl önce birçok AB ülkesinden daha önce kendisine tanınan hakkı gerektiği gibi kullanmaları gerektiğinin altını çizen İnceoğlu; “Kadınlarımızın kendi iradeleri ile birlikte ülke kaderinde de söz sahibi olabilmelerinin yolu siyaset yapmalarından geçmektedir” diye konuştu.
06.12.2010